26 Ocak 2010 Salı

Bilim Adamları Tarihi Kaya Mezarlarını İnceledi

Tarihi kaya mezarlarının erimesini önlemek için ilk adım atıldı.

Dalyan beldesinin karşısında bulunan Çandır köyü sınırları içinde yer alan Kaunos Antik Kenti'nde insan tahribatı ve doğa koşulları nedeniyle eriyen 2500 yıllık kaya mezarlarının erimesini önlemek ve eriyen yerlerin tekrar yapılabilmesi için TÜBİTAK, Akdeniz Üniversitesi ve Antalya Nanoen Ar-ge Danışmanlık Mühendislik Limited Şirketi'nden ekipler gelerek incelemede bulundu.

TÜBİTAK'tan Baş Araştırmacı Gamzegül Avcı, Doç.Dr. Tarık Baykara, Akdeniz Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Görevlisi Prof.Dr. Ertuğrul Arpaç, Ar-ge Danışmanlık Mühendislik Limitet Şirketi'nden Nedim Erinç ve Kaunos Antik Kenti'nden Kazı Başkanı Prof.Dr. Cengiz Işık incelemede yer aldı. İnceleme heyeti, kaya mezarlarından numune alınarak laboratuvarlarda incelendikten sonra hareket edileceğini bildirdi.

Muğla'nın Ortaca ilçesine bağlı Dalyan beldesinin karşısında bulunan Kaunos Antik Kenti'nde insan tahribatı ve doğa koşulları nedeniyle günden güne eriyen 2500 yıllık kral mezarlarının korunması için Turizm ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay tarafından çalışma başlatılması istenmişti. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, mezarları kurtarmak için önlem alınacağını açıklamıştı. Bakan Günay, mezarlara doğa ve insan eliyle verilen tahribatın önüne geçilmesini istemişti.

Kaunos kazı Başkanı Prof.Dr. Cengiz Işık da harekete geçerek, tarihi kral mezarlarının onarımı için gerekli girişimlerde bulundu. Tübitak, Akdeniz Üniversitesi ve Antalya Nanoen Danışmanlık ve Mühendislik Şirketi'nden heyet, Kaya Mezarları'na çıkarak gerekli incelemelerde bulundular

Yapılan incelemeler hakkında bilgi veren Akdeniz Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Görevlisi Prof.Dr. Ertuğrul Arpaç, "Öncelikle ilk mezardan başlayıp önce bir analiz yapılacak; çünkü nedenler tespit edilecek, olayın içeriğini tam bilmek istiyoruz. Yaptığımız araştırmaları ve şu ana kadar edindiğimiz deneyimleri, burada uygulamaya gideceğiz. Deneyimlerimizde yine 20-25 yıldır birikimimiz olan Nano teknolojik bilgileri buraya uygulamayı düşünüyoruz. Laboratuvar sonuçlarına göre tüm yüzeye uygulama

yapacağız" dedi. Şimdilik buna bir süre vermenin mümkün olmadığını anlatan Arpaç, şunları söyledi: "çok uzun vadeli bir çalışma olabilir. Çünkü gerçekten çok düşünüp enine boyuna tartışıp uygulamasının yapılması gereken bir iş; çünkü yapılacak hatanın geri dönüşü yok. O riskten dolayı riske girme şansımız lüks. Kaya mezarlarındaki yukarıdan gelen nemin önce kesilmesi lazım. Sütunlarda olan çatlaklıkların genişlemesinin önlenmesi lazım ve yüzeyin kendi kendisine koruyacak hale getirilmesi lazım. Bu üç adımın

öncelikle yapılması lazım; sonra da ne yapacağımızı tekrar oturup düşüneceğiz." Buradaki tahribin öncelikle doğa kaynaklı olduğunu anlatan Arpaç, bunun Akdeniz Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi tekno kentte faaliyet gösteren Nanoen, Tübitak, Marmara Araştırma Merkezi Malzeme Bölümü ve Başkent Üniversitesi'nin ortak çalışması ile yapılacak bir çalışma olacağını söyledi.

Tübitak Baş Araştırmacısı Gamzegül Avcı da, kaya mezarlarında neler yapabileceklerini tespit için buraya geldiklerini söyledi.

Şu anki görüntüyü korumak amacıyla buraya gelip önce çeşitli korunma yöntemleri ve yüzey işlem yöntemleriyle koruma çalışmaları yapacaklarını anlatan Avcı, "Umarım bu çalışmalar yolunda gider, bu haliyle kaya mezarlarını öteki nesillere aktarma imkanı buluruz" dedi.

BİLİMSEL ÇALIŞMA OLACAK

Kaunos Kazı Başkanı Prof.Dr. Cengiz Işık da daha önce söylediklerine ilave bir sözü olmadığını söyledi.

Işık, kaya mezarlarıyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Daha önceki konuşmalarımı kayda aldınız, benimle paylaştınız. Onun için buradasınız. Sizin yaptığınız katkılarla da bu noktaya geldik. Bu işi bilimsel anlamda kurtaracak bilim adamlarıyla birlikteyiz. Onları hastayla tanıştırmaya geldik. Hastayla tanıştılar. Bildiğim kadarıyla daha önceden de böyle olacağına inancımızdan söylemiştik ki uzun soluklu bir iş. Öyle bir yol izlemeliyiz ki, bizden sonra gelenler devam ettirsinler. Biz hepimiz

bir şeyi görmeyeceğiz, bir sonumuz var, belki öteki dünyadan izleyebileceğiz, bu gün baki hocanın bizi izlediğine inandığımız gibi. Önemli olan işe başlamak her birimizin görevi var. Bizim görevimiz bu işi başlatmaksa, bizden sonrakilerinde bu işi tamamlamak görevleri. Süreklilik gerekiyor, belki bizden sonrakiler yöntemi daha da geliştirip daha özel çalışma yapacak ama hemen yarın bitecek diye bu işe bakmamak gerekiyor." Haber Fx

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder